Examples
Bakımlı, şık, -
وها هو قد ظهر خلاب
Bakımlı bahçeler.
مجرد مرج مشذب
Crysta'nın bakımlı fotosunu çekmişler.
.خاصة بجانب (كريستل) تلك
Sanırım sürekli bakımlı olacağım.
.اظنني سأكون متجهزة طوال الوقت
Bakımlısın ve düzgünsün.
تبدو أنيقاً و متزنن
Oldukça iyi görünüyorsun. Bakımlısın.
أعنى انك وسيم و متأنق
Bakımlısın ve düzgünsün.
لهذا السبب أنا أسأك
Çok zengin ve bakımlı.
إذاً ثري جداً
Bakımlı, servisli, ruhsatlı.
خدمة الاصلاح والرخصة جديدة
Benden bakımlı bir adamdı.
اجمل مني