örnekler
- Güçbela. - Elbette hatırlıyorsunuz.
.أتذكره بشكلٍ مبهم - .نعم، بالطبع تذكر -
Güçbela hayatta kaldı.
إنهـا بالكـاد حيّـة
Seni güçbela görebiliyor.
انه بالكاد يراك
Esther güçbela kurtuldu.
ذلك ما تم اخبارنا به
Onu güçbela anlayabildim.
بالكاد أفهمه
Mavi arkadaşımı... ...güçbela hissedeceksin.
لن تحس به
Bir gruptan güçbela sıyrıldık.
لقد تمكنا من المرور من إحدى الدوريات بصعوبة بالغة
- ...şansı verir. - Güçbela.
.وضع طبيعي، رحم صحّي - .بالكاد -
Kızın gözlerine güçbela bakabiliyorum.
لا استطيع ان اضع عيناي في عينيها
Mavi arkadaşımı... ...güçbela hissedeceksin.
أنت سَتَشْعرُ بالكاد.