Beispiele
Görülmedik bir şey değil.
لا شيء غير عادي
Farklı olanın hoş görülmediği...
في زمن الإختلاف يكون تهمة
Beşeri yaratıkların görülmediği farz edilir.
أشياء لا يفترض ان يراها البشر
Şimdiye kadar görülmedik bir feryat!
كما لم يكن من قبل و لن يكون من بعد
Sinbad, görülmedik güçlerin olduğunu söylüyor.
لقد قال "سندباد" أنك رجل ذو قوى غير عاديه
Zatürre 3. Dünya ülkelerinde sık görülmediğinden dolayı.
بالرّغم من أنّ التهاب الرّئويّ غير نادر في بلاد العالم الثّالث .
Elimizde bıçaklarla cesedin yanında görülmedik ki.
نحن لم نوجد سكين في متناول اليدّ، الراكع بجانب جسم.
Ne görülmedik bir duruş. Ata biniyormuş gibi.
يالها من وضعيه وقوف كانه يركب حصانا
Uygun görülmediğini biliyorum, ve buna saygı duyuyorum.
وأعلم أنك غير موافق وأنا أحترم هذا
...bir daha kullanıImadığı, görülmediği ve dokunulmadığı yerdesin.
لن يتم إستخدامك او رؤيتك أو لمسك مجدداً