Examples
Bu ne kancıklık!
اليس هذا مزعجاً؟
- Kancıklık bu! - Aynen.
يا لها من عاهرة- أعرف هذا-
Şimdi de kancıklık yapsana.
من العاهرة الآن؟
Kancıklık etmekle doğru yapmış.
يبدو أنه كان محق في عدم حضوره
Korkup kancıklık yaptığımı düşünüyor.
يظنن انني جَبُنت
Kancıklığının sebebini şanlı liderimize yükleme.
لا تَجْلبُ زعيمنا المجيد في خيانتك
Kancıklığım için özür dilerim. Bu sana.
اسفه لكوني شحيحة معك هذا لكِ
Kancıklık yeri kız kardeşliğidir, erkek kardeşliği değil.
الاُخوه للرجال و ليست للفتيات لقد جاء
Biri bana kancıklık edip onlara öttü!
!أحدهم يبيعني
Biri bana kancıklık edip onlara öttü!
شخصاً ما قد وشى بي