Exemples
- Sürtmek! - Tamam, sürtmek.
تحايل - حسنا. تحايل -
- Sürtmek! - Dans!
تحايل - رقص -
Buna ayağımızı sürtmek denir.
بل يُدعى تعطيلاً
Sürtmek diyebilir miyim?
هلّ بالإمكان أن أقول "لمس"؟
Oğlanlarla sürtmek yerine kıyafet yapmalıyım.
فبدلا من أن أقوم بممارسة الحب ، فسأقوم بصنع الملابس
Yayı tellere sürtmek gibi değilmiş.
.(مثل واقعة (كارين
TAHTAYA TIRNAĞINI SÜRTMEK İŞKENCE YÖNTEMİ DEĞİLDİR
::ts-ts/ترجمة:: www.thalathen.com : منتديات http://ts-ts0.blogspot.com : للتعليق على الترجمة
Babasının kafasını duvara sürtmek olabilir. Üstüne alınma.
أود لـو أحطـم وجـه والـده علـى الحـائـط , ولا أقصـد الإهـانـة
Bebek ağlaması yazı tahtasına tırnak sürtmek gibidir.
صوته مزعج كصوت الطباشير.
Evet, birbirine sürtmek istediğim iki çubuk gibi.
.نعم تعرفى مثل .عودين من الثقاب المسهما معا