رقع {[َ رَقْعًا]}
Examples
- Yamamak mı?
وضع رقعة؟
Çoraplarını yamamak, gömleklerini ütülemek istiyordum.
لأرتق جواربه وأكوي قمصانه
Seni Huma'ya yamamak istiyor da.
أنها تريد أن "تحدفك" على اوما
Portal veni yamamak için ne kullanacaksınız?
حسنا، ماذا ستستخدمين لزراعة الوريد الباب؟
Yamamak için bu damarlardan birini de kullanamayız.
لا يمكننا إستخدام أحد هذه الأوعية لإصلاحه
Neden küçük bir ürologu bana yamamak için buraya geldi?
لماذا هي هنا تحاول جعلي أنام مع أخصائية بولية؟
Bir ceketi yamamak için ne komik bir seçim. Özellikle öyle yamanıyor, Glad.
- يالها من طريقه لرتق جاكيت - ! الجاكيت شكلها هكذا
Şikago'daki başka bir tanesi ise... ...bir barajı çikletle yamamakla mukayese etmişti.
والذي في شيكاغو قال انها كترميم سد بعلكة