örnekler
- Sana aldırmamak için çok meşgulüm.
لأنه من الواضح أن الخدمة عندكم سيئة أرجوك يا سيدي ، انا مشغولة للغاية لا وقت لدي لتجاهلك
Çocuğu aldırmakla aldırmamak arasında gidip gelmiş.
لقد تم إخبارها
Sahi mi? Arkadaşıma aldırmamak istemediğinizden emin misiniz?
حقاً ، أأنتِ متأكدة؟ ، ألا تريدين النظر في أمر صديقي؟
Sanırım sonunda, yaşamın tümü aldırmamak eylemine dönüşüyor.
أعتقد أن الهند والحياة بكاملها أصبحت مثالاً عن الرحيل
Sanırım sonunda, yaşamın tümü aldırmamak eylemine dönüşüyor.
ولكن أفترض أن الحياة بأكملها .مجرد بادرة لترك الأمور والاستمرار
Çocuğu aldırmakla aldırmamak arasında gidip gelmiş.
كانت ممزقة بين ولادة الطفل أو الإجهاض
Çünkü geri dönüp kendime zaman makinesi... ...aldırmamak istiyorum.
لإني أريد أن أعود إلى هناك و أخلص نفسي من آلة الزمن
Sorun çıkartmaya, insanları kızdırmaya? Yoksa aldırmamak mı daha kolay? Hangisi?
عمل مشكلة و إغضاب الناس؟ أم أن الأسهل تجاهل الأمر؟
Müfettiş, sadece pek çok erkeğin yapacağı gibi istediğim kişiyi elde etmek ve ona aldırmamak istediğimi söylüyorum.
ببساطة , أيها المفتش أنه على غرار معظم الرجال أود الأحتفاظ بحلوتى وتجاهلها
Ki kişi , " ALLAH ' ın öğretisine aldırmamaktan ötürü vay halime ; doğrusu ben alay edenlerdendim , " demesin
فبادروا قبل « أن تقول نفسٌ يا حسرتى » أصله يا حسرتي ، أي ندامتي « على ما فرطت في جنب الله » أي طاعته « وإن » مخففة من الثقيلة ، وإني « كنت لمن الساخرين » بدينه وكتابه .