Ejemplos
bacaklardaki sahtelik, baldırlardaki sahtelik.
الساقين الساعيان للخطيئة والقضيب الساعى للخطيئة
Hollywood'un sahteliğinden nefret ediyorum.
اكره كم هوليوود مزيفة
Sahteliği seviyorsun, tamam.
أنت تحب تزييف الأمر حسننا
- Daha çok kalbimin sahteliğinden.
خيانة قلبي، أكثر ملائمة
Bu sahteliğinle, sahteciliğinle devat et, seni sahtekar.
استمري في كلامك
İçgüdülerin sayesinde, Ölü Deniz Parşömenlerinin sahteliğini anlamıştın...
غريزتك ساعدتك في كشف حفريات البحر الميت المزيفة
Pinokyo! Bu işte... bir sahtelik var.
يا ( بنوكيو ) ، هناك شيء ما مزيف في كل هذا
gögüs, dişler,saçlar ve gözlerdeki sahtelik.
والصدر الساعى للخطيئة والأسنان والشعر والعينان
Siz ailenize sahipsiniz ben de kendi sahteliklerime.
لديك عائلتك ولديّ ادّعاءاتي
Jack olanaksız bir işte. Bandın sahteliğini kanıtlamasına yardım ediyordum.
جاك بموقف محرج وقد كنت أساعده للحصول على دليل بأن التسجيل مزيف