New: Verb conjugations - all tenses, all adjective , plural forms; accusative, dative and genitive, optimized search with word stem.
esempi
-
Seçim finansmanındaki usulsüzlükler.أي نوع من الفضائح ؟ مخالفات تمويل الإنتخابات - إذن لم يكن صحيحاً ما قالت أنها تملكه ضدك ؟ -
-
Sri Sumbhajee usulsüzlük olduğunu belirtiyor.هذا كله حماقة
-
Daha çok usulsüzlük için mi?لمزيد من المخالفات ؟
-
Daha çok usulsüzlük mü var?لمزيد من المخالفات ؟
-
Onlar da birkaç usulsüzlüğü görmezden gelirler.وعندها سيكون تعديك على بعض القوانين غير ذي بال
-
Evlerini güçlendirirken usulsüzlük yapmışlar. Evler yıkılıyor.ركض a غشّ تحسين المنزلِ. سُقُوط البيوتِ.
-
Seni usulsüzlük ve sahtekârlıktan içeri attıracağım.لدي ما يدينك بالتزوير، الاحتيال ...مخدرات كافية
-
Büroya dönüp vakıf hesaplarında usulsüzlük arayacağım.إسمع ، سأعود إلى المكتب لكي أحلل أرقام صندوق المنح
-
Memur Bellick'in hapishane endüstrilerinde yaptığı usulsüzlükten haberiniz var mıydı? Evet.هل تعلم مع أي من المساجين كان الضابط بيليك له ترتيبات معه حول العمل بالسجن؟
-
Hepsi boş. Usulsüzlük yüzünden bu iş mahkemeye bile gitmez.لن يكون هناك محاكمة اصلا