New: Verb conjugations - all tenses, all adjective , plural forms; accusative, dative and genitive, optimized search with word stem.
esempi
-
- Dezavantajlı durumdayız.نحنُ في موقف سيء
-
Seni dezavantajlı duruma sokar.فذلك يمنحك أفضلية ضدها
-
O zaman Mac dezavantajlı.(هذا يعني أن (ماك .لا يمتلك أفضلية
-
Dezavantajlı olan sen olacaksın.ستكون في موقف سيء
-
Yani bunlar, dezavantajlı genç öğrenciler.أعني، التفكير فى الأمر حرمان الأطفال. . .
-
Siyah misketi seçerse, dezavantajlı olacak.اذا التقط رخامه سوداء, سوف يحصل على عائق.
-
-Dezavantajlı bir durumdasınız Dadı Mcpheeلا بد أنك تشعرين بالاستياء مربية مكفي
-
- Dezavantajlı durumdayız. - Kendi adına konuş.موقفنا سيء - تحدثي عن نفسكِ -
-
Miyopluk, dezavantajlı bir doğumun en belirgin göstergesidir.قصر النظر هو أكثر الأمراض وضوحا فى المواليد
-
Eğer bana sorarsan biz şu anda dezavantajlıyızإذا سألتني, فالأمور لا تجري لصالحنا