New: Verb conjugations - all tenses, all adjective , plural forms; accusative, dative and genitive, optimized search with word stem.
les exemples
-
Dünya'nın iklimsel dengesini mahvediyoruz.وأفسدنا التوازن المناخي للكرة الأرضية
-
Çok büyük bir iklimsel olay gerçekleşiyor.أرى بعض من التغيرات المناخية الرئيسيةالسيئة تحدث
-
Ama iklimsel krizi çözeceksek, pencereler ve ampullerden daha fazlasını değiştirmeliyiz.إذا حاولت أن أتخيل أننا سوياً
-
Ormanlar hepimizin bağlı olduğu iklimsel dengenin temel taşlarıdır.وهي حجر الزاوية الذي به يحدث التوازن المناخي الذي نحتاجه جميعاً
-
12.000 yıldır gelişmemizi sağlayan, iklimsel dengeyi tehlikeye atıyoruz.بعد كل ما اقترفناه أضحى علينا تسوية كارثة إخلال التوازن المناخي الذي ساعدنا في التطور طوال 12000 سنة
-
'Kalıcı don' olarak bilinen bu toprağın altında iklimsel bir bomba yatıyor.يقال له الصَّقيعُ الأبدي تحت سطح هذه المياه تختبئ قنبلة مناخية موقوتة
-
2050 yılında en az 200 milyon kişi iklimsel nedenlerden ötürü mülteci olabilir.سيكون هناك على الأقل مئتي مليون لاجئاً هارباً من سوء المناخ في العام 2050