Translate Turkish Arabic فاقد الحياة
Turkish
Arabic
related Results
-
kayıp (adj.)more ...
- more ...
-
düzensiz (adj.)more ...
- more ...
- more ...
-
baygın (adj.)more ...
-
cansız (adj.)more ...
-
cansız (adj.)more ...
-
özürlü (adj.)more ...
-
malul (adj.)more ...
-
ruhsuz (adj.)more ...
-
numara (n.)more ...
-
rakam (n.)more ...
-
sayı (n.)more ...
-
can (n.)more ...
- more ...
-
şevk (n.)more ...
-
animasyon (n.)more ...
-
yaşam (n.)more ...
-
ömür (n.)more ...
- more ...
-
hayat (n.)more ...
-
yaşama (n.)more ...
- more ...
-
canlı (n.)more ...
- more ...
- more ...
-
hayati (adj.)more ...
- more ...
- more ...
Examples
-
Karanlık, cansız, ölü.عاتمًا, فاقد الحياة و ميت
-
Karanlik, cansiz, ölü.عاتمًا, فاقد الحياة و ميت
-
Hayır, biz geldiğimizde asılmışlardı.كلا، كانوا فاقدى الحياة بالفعل .حينما أتينا
-
Uyanınca, iki kadın hala onunla... ...birlikteymiş gibi hissetti... her sabah gibi... ...o anda.وعندما استيقظ شعر بالمرأتين الفاقدين الحياة مازالو معه مثل كل يوم
-
Uyanınca, iki kadın hala onunla... ...birlikteymiş gibi hissetti... her sabah gibi... ...o anda.وعندما استيقظ شعر بالمرأتين الفاقدين الحياة مازالو معه مثل كل يوم
-
Chloe, ben Jack.ما وضعه؟ - فاقد الوعى, لكنه حياً -
-
Baygın durumda! Ama sanırım yaşıyor.إنه فاقد الوعي... لكني أظنه حياً
-
Babamin bilinci gidip geliyordu... ve uyandiginda yasama istegini kaybetmis gibi görünüyordu.بوب كان يفقد وعيه احيانا واحيانا يستفيق وعندما كان يستفيق كان فاقد لرغبة الحياه
-
- Betsey... Betsey yaşıyor. Baygın.اين بيتسي؟ - بيتسي على قيد الحياة . لكنها فاقدة الوعي
-
İnsanların umutsuzluğunu anlamada esrarengiz bir yeteneği var.كانت لديها طريقة غريبة في التواصل مع الناس فاقدي الأمل في الحياة