-
Vuruşmak istiyor mu sun ?
أتريدين مضاجعتي ؟
-
Takılmak ve vuruşmak istiyor.
.إنّه يود التسكّع و المطارحة
-
- Evet. Takılmak ve vuruşmak istiyor.
.إنّه يود التسكّع و المطارحة
-
Vuruşmak! Evet, ama hiçbir şey olmayacak.
"بانج-بانج"- نعم ولكن لن يحدث أى شىء-
-
- Vuruşmak için mi? - Bence çok iyi olur.
تـعـنـيـن من أجـل الـمـضـاجـعـه - أعتقـد أن ذلك جـيــد جــداً -
-
İşin içine vuruşmak girince edepsiz şeyler yapabilecek gibi duruyorsun.
وأعتقد أنك تملكين مؤخرة مثيرة جدا
-
Ted, o düğünde "vuruşmak" istiyorsan... ...bu dosya kutusundan kurtul.
تيد، أن أردت أن تحصل على اي شيء في حفل الزفاف عليك ان لا تجلب معك هذا الكتيّب أبدا
-
- Vuruşmak demek zorunda mısın şuna? - Bunu yapmak zorunda mıyız?
لم عليكم ان تدعوها بال " مضاجعة " يارجل ؟ - هل علينا فعلُ هذا ؟ -
-
- Vuruşmak demek zorunda mısın şuna? - Bunu yapmak zorunda mıyız?
لم عليكم ان تدعوها بال" مضاجعة " يارجل ؟ - هل علينا فعلُ هذا ؟ -
-
Ve dedi ki Bando Kampı'nda bütün yaptıkları 7 gün 24 saat vuruşmakmış.
وقال أن كل ما يفعلونه في المخيم هو اللعب والفوز