-
Bence üstüne düşmekle alakası yok.
لا أظن ان السبب هو الرقة الزائدة
-
Yaralar çok derin. Üstüne düşmek onu öldürmez.
الجروح عميقة للغاية السقوط عليها لن يتسبب بمقتلها
-
Helikopterin penceresinden atlayıp... ağaçların üstüne düşmek istedim.
أردت القفز من نافذة هذه المروحية و أسقط فوق الأشجار في الواقع
-
Senin de dört ayak üstüne düşmekte üstüne yok, değil mi?
،إنك تتمتعين بالقدرة على الوقوف على قدميك أليس كذلك؟
-
- Bunun üstüne düşmek için tutuşacak. - Ben üstüne düşmek için tutuştum bile.
.سيرغب بالاستلقاء على هذا - .أريد الاستلقاء على ذلك -
-
Kafa üstüme düşmek için bir akrobat olmam gerekirdi!
يجب أن أكون بهلوانا ! لأسقط على الأرض برأسى
-
Wayne çok üstüne düşmek istemem ama... ...öfke not defterini getirmedin.
لم أرد أن أوجه إليك الأنظــار يــا (وايـن)، لكني لاحظت .أنك لم تقم بكتابة واجبك
-
Düşmekte üstüne yok.
.يا إلهي، أنتَ الخبير في السقوط
-
Her zaman ayaklarının üstüne düşmek gibi... ...kötü bir alışkanlığın vardı değil mi Lane?
لديك عادة سيئة في الهبوط على رجليك، أليس كذلك يا (لين)؟
-
Ayrıntıları alalım. Bağışıklık sisteminize yapabileceğiniz en kötü şey onun üstüne düşmektir.
...بائعين مذهلين لدرجة أنهم حصلوا على ترقية