Examples
  • Ulusal Uyuşturucuyla Mücadele Ofisine atanan...
    مؤكد مؤخراً في المكتب الوطني للسيطرة علي المخدرات
  • - Uyuşturucuyla Mücadele Birimi. Tamamdır. - Evet.
    شعبة مكافحة المخدرات. سأذهب نعم
  • Uyuşturucuyla Mücadele Dairesi baskın yaptı.
    إدارة مكافحة المخدرات قدمت وداهمت المكان
  • Uyuşturucuyla Mücadele Bürosu'nun başına geçene kadar...
    حتى تسيطر رسمياً علي مكتب سيطرة المخدرات الوطني
  • Uyuşturucuyla Mücadele evin etrafındaki seraları basmış.
    وكالة مكافحة المخدرات " داهمت " بعض المنازل في منطقتنا
  • Bütün uyuşturucuyla mücadele acentaları tek bir odada.
    كل عملاء مكافحة المخدرات فى قاعة واحدة
  • Uyuşturucuyla Mücadele 'den Ajan Peter Scottson yanımızda.
    أنا هنا مباشرة مع العميل (بيتر سكوتسون)
  • Uyuşturucuyla Mücadele ajanı olduğunu biliyor musunuz?
    هل تعرف بأنه عميل لـ"وكالة مكافحة المخدرات " ؟
  • Dennis Cain, yüksek rütbeli uyuşturucuyla mücadele ajanı.
    إن (دينيس كاين) عميل مخضرم .بهيئة مكافحة المخدرات
  • Ben Jinhai uyuşturucuyla mücadele biriminden, Komiser Zhang.
    أنا النّقيب (تشانغ) من فرقة .جينهاي" لمكافحة المخدّرات"