-
Tahıl ambarına giden yolları denemeliydim.
يجب ان اجرب الطرق الرئيسية .
-
Grandville'deki bir tahıl ambarının altına kurulmuş.
(واقع تحت مستودع في (جرانفيل
-
Eyeri de Albay Stonehill'in tahıl ambarında.
وسرجه موجود في حضيرة العقيد ستونهل
-
Bütün tahıl ambarları kapalı. Hiçbirşey yok.
.كلّ تجار الحبوب غالقون، لا يوجد شيء
-
İşin bittiği zaman tahıl ambarını kontrol et.
،عندما تنتهي من ذلك .إذهب لتفقد مخزن الحبوب
-
Bu yüzden tahıl ambarlarını sudan korunaklı yapmalılar.
.لِذا فعليهم جعل مخازن القمح مانعة للماء
-
Bu tahılı ambar kapanmadan önce götürmem gerek.
يجب عليك أن تضع الحبوب في المصعد قبل أن يغلق
-
Aslında, içinde bir ev ve tahıl ambarı olan bir çiftlik.
انه في الحقيقة مزرعة مع بيت و مستودع لحنطتي
-
Ama bölükler kısa zamanda hayvanları boğazlamış ve tahıl ambarlarını boşaltmışlardı.
لكن القوّات سرعان ما ذبحت الحيوانات وأفرغت الصوامع
-
Sırf bu sebepten tahıl ambarlarını havaya uçurmalarına karşı çıkmıştım.
كنت ضد تفجير صوامع الغلال الخاصة بهم لهذا السبب بالذات