Examples
  • "Sıkmak" derken?
    ما قصدك بالضغط علي ؟
  • Sıkmak...sıkmak... Sanırım bize bağırmayı seviyor.
    ....ضجه...ضجه أعتقد أنه يحب أن يصرخ فينا
  • Elinizi sıkmaktan gurur duyuyorum.
    يشرفني أن أصافحك
  • Bijan sıkmak ister misiniz?
    عطر "بيجان" للرجال؟
  • İçimden onları sıkmak geliyor.
    اَعْني، أناwanna عصرة 'em .
  • Bunlarla seni sıkmak istemem.
    و لا أريد أن أشغلك معى
  • -...sıkmak. -Katılabilir miyim?
    -. . . البصمة هَلّ بالإمكان أَنْ ارتبطُ بها؟
  • - Sıkmak geri döndürür, sıkmayın.
    تضغط بشدة ، يعود بك للوطن لكن لا تفعلوا
  • Tek yapmam gereken sıkmak.
    كل ما على أن أفعله هو أن أعتصرك
  • Kemerlerimizi sıkmak zorundayız.
    يجب أن نشدّ أحزمتنا