Examples
  • Savaş hazırlığı.
    .الحرب تُعد
  • Savaş hazırlığı.
    الحرب تُعد
  • Savaş hazırlığın gereksiz.
    .استعدادتك للحرب غير ضرورية
  • Glenn savaş hazırlığı yapıyor.
    فـ(غلين) أصبح عدائي
  • Savaş hazırlığı durumunda.
    تحضير للحرب
  • Kilitlemek mi? Efendim, burada savaş hazırlığı yapıyoruz.
    نحن في منتصف التجهيز للحرب
  • Onları destekleyen İran'a kaşı savaş hazırlığı içerisinde.
    (إنّه يهيئ حرب ضد (إيران التي تدعمهم
  • Hiç vakit kaybetmeden savaş hazırlıklarına başlamalıyız.
    .يجب أن نستعد فورا لقرار الحرب
  • Savaş hazırlığını da yapmıştı. jamuka'nın gözcülerinin, savaşa hazırlık yapan askerlerimi izlediğini biliyordum.
    بل خاض الحرب النفسية . . عرفت أن عيون (جاموكا) سيراقبون كما أن رجالي إستعدوا للمعركة
  • Kharo'nun intikamını almak için, savaş hazırlığı yaptığı söyleniyor.
    (للإنتقام لأ..لمقتل ( كارو