Examples
  • Rezil olmak istiyorlarsa yayınlasınlar.
    يمكنهم ذلك أذا أرادوا احراج أنفسهم
  • Milletin önünde rezil olmak istemem.
    ألا يَكُونَ حزيناً إذا هو كَانَ؟
  • Şirketin pikniğinde rezil olmak istemiyorum.
    لا أريد إحراج نفسي في حفل الشركة
  • Onca şeyi rezil olmak için mi yaptım?
    تَليتُ أوامرَكَ
  • Üyeliğe kabul edilmek, rezil olmak için planlanmadı.
    الآن التلقين لا يقصد به الإذلال.
  • NCIS ajanlarının önünde rezil olmaktan hoşlanmam, Fornell.
    لا أحب أن أحرج .(أمام عملاء الـ "أن سي أي أس"، يا (فورنيل
  • İnsan içinde rezil olmaktansa kendi pisliğini yer.
    انه سوف يعاني قبل ان يفضح
  • Oraya çıkıp rezil olmaktansa elenmeyi tercih ederim.
    على أن أبدو أحمقا هناك
  • -Tabi, olur. -Hayır, hayır rezil olmak istemiyorum.
    ....لا أريد أن ألعب دور الشخص المكدر
  • -Tabi, olur. -Hayır, hayır rezil olmak istemiyorum.
    لا أريد المرح لكنني أحتاج الى بعض الهواء النق