Examples
  • Onu niye yedek parça olmak üzere parçalamıyoruz?
    لماذا لا نُفكّكُه لقطعِ الغيار
  • Kate'e yedek parça olmak için imal edilmişim.
    لقد اُعددت في طبق لأكون " قطع غيار " !ْ ( لكيت )ْ
  • Kadın vücudunda çıplak görebileceğiniz bir parça olmaktan daha fazlasıdır.
    أنه أكثر من صنعة أنه الجزء الوحيد في جسد المرأة يمكن أن تراه عاريا بسهولة.
  • "Cennetten bir Parça" da olmak çok güzel.
    إنه لأمر رائع أَن أَكون هنا ."في "قطعة من الجنة
  • Onun derdi bendeki parçaya sahip olmak.
    مشكلته هي أنه بحاجة .للقطعة التي معي
  • Hayatının bir parçasında olmak bir şanstı ama... ...ikimizde bir gün gideceğini biliyorduk.
    كنت محظوظة لأني كنت ،جزءاً من حياتك لفترة ،لكن كلينا يعلم .أنك لا بدّ أن تمضي بحياتك يوماً ما
  • Bir koli yedek parça olmak istemiyorsan... ...bize o laboratuvarın nerede olduğunu söyleyeceksin.
    الا اذا أردت ان تصبح صندوق من قطع الغيار ستقوم بأخبارنا اين يكون هذا المعمل
  • Babandan bir parça olmak benim için ayrıcalıktır. - Benim için de. Ben de üçüncü oluyorum.
    أليـس هـذا نمـوذجيـاً !! .. انتظـرت 20 سنـة للحصـول علـى والـد .. وظهـر لهـا 3
  • Bu yeni bir müzik parçasıyla olmak zorundaydı... ...zaten uzun vadeli bağlantı kurmasının imkanı yok.
    إنها يجب أن تكون قطعة موسيقية جديدة أحد لم يسبق له أن اتصل بذاكرته طويلة الأمد به
  • - Texas'ın küçük bi' parçasına sahip olmak güzel, değil mi?? - Evet.
    أليس رائع أمتلاكك لقطعة من (تكساس)؟ - صحيح -