مَشَى {[ِمَشْيًا أمامه}
Examples
  • Brian bu aralar bisiklet öğrenmeye çalışıyor. Arkadaşlarının önünde düşmekten korkuyor.
    (وذلك أن (براين) يريد ممارسة ركوب (دراجتة إنه خائف من السقوط أمام أصدقائة
  • -Bir düşüneyim. Bütün okulun gözü önünde küçük düşmek mi?
    لنري.. عندما تكوني مخزية امام المدرسة كلها
  • Bütün istediğin bu mu?... bütün arkadaşlarının önünde küçük düşmek mi?
    أن أذل أمام كل أصدقائك ميل نحن كنا أصدقائك أنت ايضاً
  • Evet, tabi. Toplum önünde küçük düşmek baya yorucu oluyor.
    معك حق ، فالإحراج أمام الحشود تُشعر الإنسان بالإرهاق الشديد
  • Sugar Ray'in önünde küçük düşmek istemezsin, değil mi?
    أنت لا تريد أن تحرج نفسك أمام شوغر راي)، أليس كذلك؟)
  • Sugar Ray'in önünde küçük düşmek istemezsin, değil mi?
    لن ترغب في التعرّض للإحراج .(أمام (شوغر راي
  • Dansçı, muhtemelen uzun bacaklı onların önünde kayıp düşmek isterdim.
    ،إنها ربما راقصة طويلة السيقان !لكم وددت الإنزلاق عليها
  • Herkesin önünde küçük düşmek bir an doğru geldi... ...ve niye herkes bana bakıyor?
    لقد احسست انه من الصواب ان اذل علينا بتلك الطريقة و لماذا ينظر الجميع لى ؟
  • Diğer tanrıların önünde bu şekilde küçük düşmekten rahat olan Hera... ...bunun acısını kocasından çıkaracaktır.
    لم ترضى أن تشعر بالإهانة أمام الآلهة الآخرين لذا ستقلب الطاولة على زوجها