-
On birinci gün.
اى شئ اصبح سهلا عندما لا تصبح متورط فى الجنس
-
Biz, on birinci zemindeyiz.
نحن في الطابق 11
-
Onu birinci sınıfta gönderiyorlar.
سيقلع في درجة رجال الأعمال
-
- On birinci emir mi?
ـ الحادية عشر؟ "ـ "لا كلام فارغ مع الأب
-
Onların birinci sırasında değilsiniz.
،أنتم على ظهر الموقف هناك
-
Bu benim on birinci parçam.
أنت عِنْدَكَ a بطاقة أعياد ميلاد هناك.
-
Ona birincisinin ne olduğunu söyledim.
أخبرتُه أيها .كان الأول
-
Benim, Wendy, on birinci derece trigonometri'den!
أنا, (ويندي), من صف (تريج) الأول.
-
Ona birinci ayın kirası olarak aldığımı söylersin.
لتعتبره إيجار الشهر الأول
-
On birinci raund başlıyor. Iceman önde.
انها الجولة 11 ومازال آيس مان متفوق