وَقَعَ {[وُقُوعًا في ال}
Examples
  • Tehlike. Kazı yapmak yasak.
    خطر ممنوع الحفر
  • Araba ile kaza yapmakla.
    تحطمت في السيارة
  • Tamam. Boyalı Çöl'de bir kazı yapmak istiyorum.
    ."حسناً، أود أن أعمل حفراً في "الصحراء الملونة
  • Çünkü beraber geçirdiğimiz ilk günde... ...kaza yapmak istemeyiz.
    لا أريد ان تقع حادثة سيارة بأول يوم حقيقى لنا مع بعض
  • Peki, Unocal'ın boru hattı anlaşmasını imzaladığı gün... ...kim Hazar denizinde kazı yapmak için anlaşma yaptı?
    ومن الذى حصل على عقد التنقيب فى بحر قزوين فى نفس يوم توقيع أونوكال لصفقة خط الأنابيب؟
  • "Büyük Emir'in mezarında kazı yapmak üzere..." "...Semerkant'a bir araştırma gezisi için izinlerinizi arz ediyoruz."
    اطلب رخصة تنظيم بعثة إلى سمرقند لغرض كشف "غرفة الدفن في المركب المعماري لأمير "قار
  • Ta ki, küçük bir kazı yapmak zorunda kalana kadar. Ta ki, bir şeyi saklamak isteyene kadar.
    هذا إذا لم تقوموا بقليل من الحفر هذا إذا لم تريدوا أن تخفوا شيئاً ما
  • Artı, ben değildim zencefil üzerinde kazı yapmak isteyen. Benim bu konuda gözlemlerim var.
    بالاضافة, أنا لاأبحث عن الإثارة - لقد وقعت عيني على تلك -
  • - Karen ve ben kaza olsun istemiyoruz. - Kaza yapmak gibi bir niyetim yok.
    .كارين" وأنا لا نريد وقوع حادث" - .أنا لا أنوي أن يكون لدي حادث -
  • - Evet. Girmenin tek yolu kazı yapmak olacaktır ki bu da birçok büyük iş makinesi gerektirir.
    الطريقة الوحيدة للدخول هي بالحفر