Examples
  • - Kadife gibi. - İskoç somonu. En iyisi.
    إنه كالقطيفة - سلمون اسكتلندي على الأرجح -
  • İpek gibi, kadife gibi tenli kızlar.
    لدينا قطط حريريه و قطط مخمليه و قطط شقيه
  • Yol diye buna derler! Kadife gibi!
    نعم هكذا يكون الطريق حتى انى لا اسمع صوت المحرك.
  • Soluk kadife gibi bir teni var...
    !جسدها ذو جمال مخمليّ شاحب
  • Kadife gibi gecede O serbest bırakıldı.
    في ليلِها المخمليِ لقد تحررت
  • Kamışıma malıyla kadife gibi muamele çekti.
    لقد استخدمت عضوها كيدٍ ناعمةٍ
  • Kadife içiyormuşum gibi.
    وكأنك تشرب في المخمل
  • Bil bakalım ben kimim? Yumuşak eller... Kadife gibi bir ses...
    احزر؟ - يدان ناعمتان .. صوت مخمليّ .. (ميغان فوكس)؟ -
  • Kadife gibi yumuşak bir makyajınla tezgahda çıplak olabiliriz.
    .رسمة مخملة لعارية عند الكاونتر
  • Biri, tam patikanın ortasında güneş banyosu yapıyordu... ...kadife gibiydi, kahverengi, sarı ve mavi kenarlı.
    وهنالك واحدة كانت تأخذ حماما شمسيا لقد كانت مخططة بالأزرق والأصفر