-
İmkansızı gördüğünde... ...idrak etmek bir buçuk saat sürüyor.
لقد واجهت المستحيل لمدة ساعة و نصف
-
Bunların hepsini idrak etmek için zaman ihtiyacın olduğunun farkındayım.
أعلم أنكِ بحاجلة لوقت لتقبٌل كل هذا
-
"Dünyada bulunma nedeni yabani nimetlerin anlamını idrak etmek
لقد كانت تحاول فهم سحر الحياة البرية
-
Davranışlarının diğer insanları da etkilediğini idrak etmekten acizler.
"لا يدركون أن أصواتهم تؤثر على المحيطين بهم من الجيران "
-
Test teknolojilerimizin ölçümleyemediği ve idrak etmekte... ...başarılı olamadığımız...
يمتلك إمكانيّاتٍ تعجز آلاتنا ...التشخيصيّة عن قياسها ...و بالتالي
-
Sıçrayan isyanı, müttefik uzaylıları falan bir anda idrak etmek zor oldu.
ثورة "سكيترز" .. حلفاء من الفضائيين هذا كثيرٌ ليتقبله أحدهم
-
1945'den sonra, soykirim hakkindaki iki sey idrak etmek ve suçluluktu, hayatta kalanlar için ne yapacagi sorusu,
بعد 1945 ، المعرفة والذنب حول المحرقة والتساؤل عما سيُفعل للناجين ؟