Examples
  • Belki de hastalarini bana havale etmek istiyorsun.
    ربما أنك ترغب بتحويل مرضاك لي
  • Geçen hafta onunla evlenmek istedi, şimdi havale etmek istiyor.
    الأسبوع الماضي أرادتَ زَواجها، الآن يُريدُ أَنْ يَكُونَ ملازمها.
  • Geçen hafta onunla evlenmek istedi, şimdi havale etmek istiyor.
    الأسبوع الماضي أراد أن يتزوجها والآن يريدها أن يودعها مصحته
  • Vesaire. Bu paraları havale etmek için bağlantıları var.
    أي شيء يمكن ان تسميه لديه إتصالات دولية لتحرير هذه العملات
  • Bunu Carl'a ya da başka birine havale etmek istemiyorum.
    (لا أود أن أعهد بهذا لـ(كارل .أو لأحد آخر
  • Belki asıl yapmam gereken, kıyafetlerini gömüp... onu şahinlere ve karıncalara havale etmekti.
    ما كان على فعله .... ربما كان إخفاء ملابسه وأتركه للنمل والغربان
  • Biraz para havale ettim. Kontrol etmek için bankaya uğra.
    أودعت بعض المال، اذهبي لتفقد المصرف