Examples
  • - Hararetli konuşmalar.
    حوار حار لقد توفي اباه
  • Hararetli konuşma.
    حوار حار
  • Çok hararetliydi.
    .اوه, يا رجل .كان ذلك رائعاً
  • Hararetli görünüyor.
    انظروا هنا
  • Sanra'nın annesiyle ne konuşuyordunuz öyle hararetli hararetli?
    حسناً، أنت ووالدة (ساندي) ِ عما كنتما تتحدثان ؟
  • Ne oluyor bakalım? Ne konuşuyorsunuz hararetli hararetli?
    لما كل هذا الضجيج؟
  • O hararetli buluta
    في غيمتِهم المتحمسةِ
  • İrlandalılar geldiklerinde şehir hararetliydi.
    وعندما جاء الأيرلنديون كانت المدينة مشتعلة
  • Oldukça hararetli bir tartışmaydı.
    كان هناك مناقشة كبيرة
  • Çok hararetli bir andı.
    . انا علي ان افهم ما هو الشئ الجيد لى