Examples
  • HKÖM'ni haberdar etmek zorundayım.
    من الممكن أن يكون معدي وسيكون لدينا مشكلة كبيرة
  • Üzgünüm. Seni haberdar etmek görevimdi.
    انا اسف ,,كانت مهمتي ان ابلغك
  • Üzgünüm. Seni haberdar etmek görevimdi.
    ،أنا آسف كان من واجبي أن أبلغك
  • Sadece seni haberdar etmek istedim.
    .اردت فقط ان ابقيك مطلعاً
  • Diğer velileri haberdar etmekle yükümlüyüz.
    نحن مضطرون، ابلغي الآباء
  • Polisi bütün bunlardan haberdar etmek.
    .نعلم الشرطة بالأمر كله
  • Romalıları haberdar etmek için bu çanı çalar.
    يَدْقُّ هذا الجرسِ للشعور لشعب روما.
  • Burada seni haklarından haberdar etmek için bulunuyorum.
    .إنّي هنا لأُعلمكَ بحقوقك
  • - Geleceğinizi bilmiyordum. - Son gelişmelerden haberdar etmek istedik.
    لم أعلم بمجيئكم - فقط أتينا لإخباركم بالمستجدات -
  • Yine de, merak etmesin diye partnerini planlarından haberdar etmek nezakettir.
    مع ذلك.انه يعتبر مراع لمشاعر الآخرين ان تدع شريكتك تعرف خطتك.لان لاتقلق