تَغَيُر {ج تَغَيُرَات}
Examples
-
Elimdekileri değiş tokuş etmek istemem.أنا لا تتاجر مكاني.
-
Yani ilk yapmamız gereken şey bir değiş tokuş teklif etmek.إذا أول شيء علينا فعله هو ان نقترح عليهم تبادل أسرى
-
Devrimci şeklinde ya da sırf zaman geçiyor diye gelirse... değişimi kabul etmek zordur.في شكل ثوري أو مجرّد مرور للزمن لو كانت رجلاً ، لكنتُ أوقعتها بقوّة - حسناً -
-
Bak, Baxter. Bu biletleri sana öylesine vermiyorum. Değiş-tokuş etmek istiyorum.اسمع يا (باكستر)، لا أعطيك التذاكر فحسب بل أريد أن أبادلها
-
Ne diye şehirle bir binayı değiş tokuş etmek istediğini bilmek istiyoruz.نريد تعليقه حول سبب تبادله للعقارات مع البلديّة
-
Güzel. Şimdi, yatak odanı iki haftada bir, değiş tokuş etmek istersen.....الأن ، إذا كنتِ تريدين أن نتبادل كل أسبوع و إلا
-
Öldürüldüğünü öğrendiğimde... ...belki gerçekten değişmiş olabileceğini kendime itiraf etmek istemedim.وحين عرفتُ بأنّه تعرّض للقتل لم أرغب بالإعتراف بأنه ربما غيّر حياته نحو الأفضل
-
Yapmamız gereken şey izlemeye devam etmek. Planlar değişti.وكل ما علينا أن نستمر بالمراقبة
-
- Daha da beter. - Neden bizi memnun etmek için değişesin ki?يا للأسف الشديد- أوه، لا، لما عليك التغيّر لإرضائنا؟-