Examples
  • Sana yüklenmek istememiştim.
    .. أنا .لم أقصد أنّ أفرّغ غضبي عليكِ
  • Ted ona yüklenmekte haklıydı.
    وكان تيد الحق في وضع واحد على له.
  • -Karımı yapmak? -Yüklenmek
    تفعلها فى زوجتى ؟ إنقرها -
  • Yüklenmek mi? Ne yüklenmesi?
    عمل ؟ اي عمل؟
  • Diğer duyularına yüklenmek zorundasın.
    سيكون عليك الإعتماد على حواسك الأخرى
  • Bu yükü yüklenmek istediğimi sanmıyorum.
    لا أعرف إذا ماكنت مهتماً بتحمل هذا العبئ
  • Hasar almış bir beyne yüklenmek.
    كل هذا الجهد قد أرهقَ دماغك
  • Bana yüklenmekten biraz vazgeçsen, nasıl olur sence?
    ربما يجب أن تفكري أنتِ في إعفائي قليلاً
  • Toparlamak için hiç maça yüklenmek zorunda kalmamıştı.
    لم يتنافس في هذا المستوي
  • Bilmiyorum. Makineye fazla yüklenmek istemiyorum, o yüzden...
    لا أدري، لا أريد أن أزيد الحمل على الآلة