Examples
-
- Alışkanlık... أتمسـك بعاداتـي
-
- Alışkanlıktan.عندما كنت متزوج،كنت اسهر لوقت متأخر لأعمل على فئراني
-
- Alışkanlık.انها عادة
-
Sadece alışkanlık, kötü alışkanlık....إنها مُجرّد عادة، وسيئة
-
Alışkanlık sadece. Bildiğin alışkanlık.إنها عادة مجرد عادة
-
Alışkanlık Julia, alışkanlık.العادة يا جوليا العادة
-
Polis alışkanlığıdır.انه امر خاص بالشرطة
-
Alışkanlıkları yoktu.لم تكن لديه عادات
-
Alışkanlıklar ha?ويستخدم المرحاض، ويسير، ويتحدث وكل شيء
-
Pardon. Alışkanlık.آسفة , بحكم العادة