مَاطِرٌ {ج مَوَاطِر}
Examples
  • Hava yağışlı.
    إنها تمطر
  • Hey! yağışlı güne! yağışlı gün için.
    يا، اليوم الممطر إلى ذلك اليوم الممطر
  • Bu yağışlı güne !
    لذلك اليوم الممطر
  • Şükran Günü kar yağışlı geçecek.
    للتواصل [email protected]
  • - Büyük bir yer. Çok yağışlı.
    مكان كبير مطر كثير
  • Havalar yağışlı olduğundan dışarıda yürüyemiyorum.
    إنها تمطر كثيرًا لأمشي على السطح
  • Bir süredir hava epey yağışlıydı.
    لقد كانت رطبة جداً
  • Lobide duruyorduk ve bende "gerçekten yağışlı" demiştim.
    كنا نقف في المدخل وقلت أن الشوارع مبللة
  • - Şu sağnak yağışlı olan mı? - Evet.
    العاصفة الرعديّة؟ - .نعم -
  • Yağışlı geçen kış, toprağı oldukça yumuşatmış.
    ذلك الشتاء جعل الأرض خصبة ومعدة للزراعة