New: Verb conjugations - all tenses, all adjective , plural forms; accusative, dative and genitive, optimized search with word stem.
Examples
-
İçeridesin. Füzeleri silahsızlandırmasını emret.. لقد دخلت . اطلب منه تعطيل القذائف
-
- Silahsızlandırma anlaşması. - Kriz alarmı!معاهدة لـ نزع السلاح
-
Bu şeyi silahsızlandırmadan olmaz.لا أستطيع تعطيل هذا الشيء
-
Fayed bana, örgütü silahsızlandırmaya çalıştığını söylemişti.فايد) اخبرنى أنك اردت نزع سلاح منظمتك)
-
Bay Kinney tipik bir tutuklama ve silahsızlandırma sahnesini canlandıracak.سوف يُساعدنا السيد " كيني" في مُحاكاة عملية إعتقال تقليدية وإجراء نزع سلاح
-
Sizi temin edebilirim ki, silahsızlandırma emri... ...benim karargâhımdan gelmedi.بإمكاني أطمأنك بأن أمر نزع السلاح لم يأتي من مقري
-
Eşlere ayrılıp, basit silahsızlandırma hareketlerine başlayalım. Herkes plastik bıçak kapsın..فلنقف كلّ اثنتين معاً، و لنبدأ بنزع السلاح .فلتأخذ كلٌّ منكنّ سكّيناً مطّاطيّة
-
- Helios'un sana silahsızlandırma emrini verdiğini sanıyordum. - Evet, verdi.أعتقد أنّ (هيليوس) أمرك بالتجرد من سلاحك - صحيح -
-
Dünyayı silahsızlandırmaya çalışıyordun... ...ama gelmiş geçmiş en güçlü silahı yaratan yine kendin oldun!بينما تحاول نزع أسلحة العالم تعطيهم أفضل سلاح على الإطلاق