New: Verb conjugations - all tenses, all adjective , plural forms; accusative, dative and genitive, optimized search with word stem.
Examples
-
Dayanın boynu bükük arkadaşlarım!كونوا شجعان ايها المستعبدون فسوف تصل تلك الرقصة
-
Kaybeden boynu bükük kalır.والخاسر يقف ذليلا
-
Öyle boynu bükük durma oğlum.لاتبدو مكتئب جداً،ياولدي
-
Yahut ezilmiş-boynu bükük bir yoksulu .« أو مسكينا ذا متربة » لصوق بالتراب لفقره ، وفي قراءة بدل الفعلين مصدران مرفوعان مضاف الأول لرقبة وينون الثاني فيقدر قبل العقبة اقتحام ، والقراءة المذكورة بيانه .
-
Yahut ezilmiş-boynu bükük bir yoksulu .أو إطعام في يوم ذي مجاعة شديدة ، يتيمًا من ذوي القرابة يجتمع فيه فضل الصدقة وصلة الرحم ، أو فقيرًا معدمًا لا شيء عنده .
-
Kendimi yaşlı ve boynu bükük hissediyorum Starbuck.أشعر بالشيخوخة ،يا (ستارباك) والخضوع
-
Arlo, buraya boynu bükük bir şekilde gelmiş, anlaşma yapmaya çalışıyorsun.سأخبرك شيئاَ " آرلو " مجيئك هنا والقبعة محنية محاولاَ إجراء اتفاق
-
Boynu bükük yürüyen fakir değil, aslında o bir korkak.من يمشي ورأسه منحنٍ. ليس فقيراً، بل جباناً
-
Beni öldüren adam Boyd'un barında zencefil çayı yudumlarken... ...sen burada boynu bükük damalı eşek gibi oturuyorsun.الرجل الذي قتلني يرتشف الشاي المثلج في حانته وهنا تجلس مثل بغل مربوط " انتبهي للسانك " هيلين
-
İş mi, aile mi? Aile. En azından boynu bükük halim için.عمل أم عائلة؟ - عائلة، أو على الأقل نسختي الملتوية منها -