Examples
  • ...olumsuzluğun esareti...
    ...أسر السلبيّة
  • Olumsuzluklarla karşılaşabilirsin demişlerdi.
    قالوا بأني قد أصادف رفضاً سلبياً
  • Eminim birçok olumsuzlukla uğraşıyorsunuz.
    أفهم أنك تعانين بعض الصعوبات
  • Olumsuzluk vatana ihanet demek.
    السلبية هي خيانة عظمى
  • Sevgili seviyesi olumsuzluk yaratabilir.
    وجود خليلة لي ستكون نقطة سلبيّة
  • Olumsuzluğu ise karmaşa.
    الامر السيء .... فوضى
  • Hala olumsuzluğun tutsaklığında.
    لا يزال أسيراً للسلبيّة
  • Bütün bu olumsuzluklara rağmen,
    قال كونى حافظت على استمرار هذا المكان
  • Çifte olumsuzluk kullandım.
    .هذا خطا سلبى مزدوج
  • Olumsuzluklarından gerçekten bıkıp usandım.
    انا حقاً سوف اصاب بالمرض من سلبيتك