New: Verb conjugations - all tenses, all adjective , plural forms; accusative, dative and genitive, optimized search with word stem.
Examples
-
İlkokul öğretmenliğinden Vekilliğe.مِن معلمة في مدرسة ابتدائية إلى أبرز الحُكام
-
Asıl gangsterler halkın vekilliğine soyunmuş...المحتالون يظهرون ...كممثلين عن الشعب
-
Öyle tiplere çok vekillik ettim.لقد مثلتُ الكثير منهم
-
Yaptığınız şeye... ...Uzakdoğu Bölümü başkan vekilliği denmez.هناك كلمة واحدة لما فعلته وأنت لست نائب رئيس دائرة الشرق الأقصى
-
Gerçekten bilmiyorum. Bugün vekillik var mı?لا أعرف هل ستحلي محل أحد اليوم ؟
-
Dinleyin, avukat Rinaldi belediye başkan vekilliğine atanmış.(تم تعيين السيّد (رينالدي نائب للعمدة
-
Yıllardır vekilliğimi yapan Hunyadi Yanoş, tarafımdan azledilmiştir.لقد تم تنحية وصى العرش أبنى(جون هينيادى) بإرادتى
-
Kriptoloji ve Matematik Şubeleri'nin müdür vekilliği.لوحدة التقنية والأنظمة والتشفير والرياضيات في وكالة الأمن القومي
-
Sadece senden kemeri almanı istiyorum, başka şeye vekillik etmeni değil.لا أطلب منك سوى نزع الحزام وليس أن تحل محلي بشيء آخر
-
Bay Spock görevinden çekilerek beni Kaptan vekilliğine atamıştır.لقد ترك السيـّد (سبوك) المهمـّة واستقدمني للقيام بواجبات القائد